Bağımsız Filmler Listesi

Bağımsız Film, Bağımsız Sinema Nedir?
Bağımsız film, genel olarak sinema sektöründe önemli pay sahibi olmayan stüdyo, yapımcı ve dağıtımcılardan çıkan filmlere denir. Sinema istisnai durumlar haricinde bir eserin diğer disiplinlere göre çok daha büyük bütçelerle ortaya çıkmasının olağan görüldüğü bir disiplindir. Parayla doğrudan ilişkisinin önemi sebebiyle sinema en az sanat olduğu kadar bir sektördür de.
Bağımsız Sinemanın Tetiklenme Noktası
Bağımsız sinema bazen tercihen bazen ise zorunluluk sebebiyle sektör olan sinemaya karşı verilen mücadele ve var olma çabasıdır. Filmin yaratıcısının (yapımcı, senarist, yönetmen, auteur veya bir başkası) filminin idealindeki haliyle hayata geçmesi için iki ana gereksinimi vardır. İlki para ikincisi ise parayı istediği gibi kullanabilme inisiyatifi. Bu ikisi genelde birçoklarına bir arada sunulmaz. Filminin idealine uygun gerçekleşmesini isteyen yaratıcı inisiyatifini kullanabileceği paraya ulaşmalıdır. Burada bir kaç seçenek ve kombinasyonları devreye girer: Maliyetleri düşürmek düşük bütçeye uygun fon bulması veya kendinin projeyi fonlaması, maliyeti sıfıra yaklaştırmak bütçesiz film çekmek, aynı ideallerde filmi fonlayabilecek birisini bulmak/ikna etmek.
Bağımsız Sinemanın Kısa Tarihsel Gelişimi
Bağımsız Sinema olarak nitelendirilen ilk sinema Hollywood’tur. İronik görünen bu durum Bağımsız Sinema’nın değişmez gerçeklerinden birisidir. Ana akıma karşı var olma becerisi gösterenlerin çoğu, zaman içerisinde ana akım haline gelirler. Böylece ileride ana akıma dönüşecek yeni bağımsızların çıkması için hem gerekli alanı açmış hem de yeni direnç noktasını oluşturmuş olurlar.
Hollywood: İlk Bağımsız Sinema
“Edison Tekeli” olarak adlandırılan Motion Picture Patents Company, sinema ile ilgili bir çok lisansa ve yetkinliğe sahip bir kuruluştu. Bu kartel içerisinde Edison, Biograph, Vitagraph, Essanay, Selig, Lubin, Kalem, American Star, American Pathé, George Kleine, Eastman Kodak firmaları bulunuyordu. Bu firmalar yapımcı, dağıtımcı film üreticisiydi. Sinema ile ilgili demirbaş ve sarf tüm malzamelerden stüdyolara lisanslara kadar neredeyse her şey Motion Picture Patents Company karteli altında toplanıyordu.
Amerikan Mahkemeleri tarafından Motion Picture Patents Company’e ait olan tüm lisanslar 1912 ve 1915 yıllarında yapılan iki dava ile iptal edildi. Patent iptallerinin ardından yasal sorumluluklardan Kaliforniya’ya kaçan küçük firmalar burada stüdyo ve klasik Hollywood sinemasının ilk adımlarını atacaklardı. Bu firmalar bağımsız sinemacı olarak adlandırılan ilk topluluktu.
Stüdyo Sistemi
Yeni yapım ve dağıtım sistemlerinin geliştirilmesiyle Motion Picture Patents Company tekelinde bulununan sistem yeni kurulan firmaların inisiyatifine geçmeye başladı. Edison Tekelinde kurtulup bağımsızlığını ilan eden bir çok firma oldu, 1930’lara gelindiğinde ortada bir çok yeni firma vardı. 20th Century Fox, Metro-Goldwyn-Mayer, Paramount Pictures, RKO Pictures, Warner Bros., Columbia Pictures, United Artists, Universal Studios., Grand National, Republic Pictures, Monogram Pictures, Producers Releasing Corporation.
Bağımsızlar ile başlayan Holywood kısa zamanda tekelden oligopolistik bir yapıya dönüştü. Artık pazara bir yerine birden çok hükmeden vardı. Bu durum zaman içerisinde bir çok yeni bağımsız sinemacının münferit ve birlikte hareketleri ile değiştirilmeye çalışacaktı.
Birlikte hareketin sonucu olarak 2 büyük yapı ortaya çıktı.
1919 yılında Mary Pickford, Charles Chaplin, Douglas Fairbanks, ve D. W. Griffith gibi katılımcılar ile “United Artists” kuruldu.
1941 yılında United Artists içerisinde Mary Pickford, Charlie Chaplin, Walt Disney, Orson Welles, Samuel Goldwyn, David O. Selznick, Alexander Korda ve Walter Wanger gibi katılımcıları olan “Society of Independent Motion Picture Producers” inisiyatifi kuruldu.
1948 yılında Society of Independent Motion Picture Producers’ın çalışmaları ile büyük stüdyoların oluşturdukları tekeller ve salon zincirlerine “Amerika Birleşik Devletleri Yüksek Mahkemesi” tarafından alınan karar ile son verildi. Bu durum Holywood’ın Altın Çağı olarak adlandırılan dönemi sona ermiş oldu. Society of Independent Motion Picture Producers tüm hedeflerine ulaştığı için kendini sonlandırdı.
Bu tarihten sonra bağımsız sinema kendisine yaşanan sosyalojik ve teknolojik değişiklikler uygun yapım ve gösterim platfomlarını buldu.
Bağımsız Filmler Listesi
*Liste filmleri yapım yılları yeniden eskiye olacak şekilde sıralanmıştır.
- Tangerine (2015) – Sean Baker
Noel arifesinde fahişe Sin-Dee kendisini aldatan pezevengi Chester’ı sorguya çekmek için tüm Tinseltown’u ayağa kaldıracaktır.
- What We Do in the Shadows (2014) – Jemaine Clement, Taika Waititi
Yeni Zelanda’da gizli bir cemiyet, “Kutsal Olmayanların Maskeli Balosu” düzenleyecektir. Bu balo öncesinde katılımcılardan Viago, Deacon ve Vladislav’a ulaşan bir belgesel ekibi vampirlerin modern yaşamın içerisindeki sıkıntılarını aktarır.
- Dogville (2003) – Lars von Trier
Bir çeteden kaçmakta olan Grace Margaret Mulligan Colorado’da bir kasabaya sığıır. Kasabalılar önce onu kabul etmeselerde işlerinde çalıştırmaya ve benimsemeye başlarlar. Margaret’ı arayan bir ekip kasaba’ya gelince halkın tavrı keskin şekilde değişecektir.
- The Room (2003) – Tommy Wiseau
Johnny nişanlısı Lisa ile aynı evde yaşamaktadır. İş hayatı çalkantılı olsa da etrafında bir çok sevdiği insan ve dostu vardır. Ve hepsinden önemlisi biricik Lisa her zaman yanındadır. Lisa evliliklerine kısa bir süre kala Johnny’den sıkılır ve ilginç şekilde nişanlısını en yakın arkadaşı ile aldatmaya karar verir.
The Room teknik ve öykü açısından olmaması gereken her şeyin tek tek gerçekleştiği, izleyicisini sinir veya gülme krizi arasında oynak bir noktada konumlandıran absürt kült.
- Donnie Darko (2001) – Richard Kelly
Donnie Darko; ailesi, okul arkadaşları, öğretmenleri ve diğer herkes ile anlaşmazlık içerisinde olan bir lise öğrencisidir. Onu tek anlayan kendisi ile çıkma teklifini kabul eden kız arkadaşı Gretchen’dir. Donnie’nin aynı zamanda kendisine ara sıra görünen ve dünyanın sonunun geldiğini sürekli olarak tekrarlayan Frank isimli dev bir tavşan arkadaşı da vardır.
Richard Kelly’nin ilk uzun metraj filmi olmasının yanında en iyi filmi. Bir gencin yaşayabileceği bir çok sıkıntıya toplum eleştirisi ile birlikte fantastik şekilde getirilmiş bir yorum.
- Memento (2000) – Christopher Nolan
Leonard eşinin öldürüldüğü saldırı sırasında başına aldığı darbe sebebiyle kısa zamanlı hafıza kaybı atakları yaşamaktadır. Leonard yarım hafızasıyla eşinin katillerini bulmak için çabalayacaktır.
Sinema tarihinin en karmaşık fakat buna rağmen en iyi yapılandırılmış kurgusuyla birlikte bir Christopher Nolan kült başyapıtı.
- Ghost Dog: The Way of the Samurai (1999) – Jim Jarmusch
Siyahi bir Amerikan olan Ghost Dog mafyalara hizmet veren kiralık bir katildir. Kendisine rehber edindiği samuray öğretilerini içeren Hagakure kitabı Ghost Dog’a mafya ile ters düşmesine sebep olacak prensipler kazandırmıştır.
Çelişkilerin harmanlanıp anlatım yöntemine dönüştüğü, Tsunetomo Yamamoto’nun Hagakure’sinin öykünün ana yapısını oluşturduğu, Jim Jarmusch’un en iyi filmlerinden biri.
- Being John Malkovich (1999) – Spike Jonze
Ekonomik bir çıkmazın içerisinde olan kuklacı Craig yeni girdiği sevimsiz işinin ofis katında, film yıldızı olan John Malkovich’in kafasına açılan bir portal keşfeder. Bu keşif herkes için açık bir yıkıma dönüşecektir.
“Sıradan” insanların “özel” John Malkovich’in beynine açıldığını farkettikleri bir portalden geçerek yaşadıkları değişimin özgün öyküsü.
- The Blair Witch Project (1999) – Daniel Myrick, Eduardo Sánchez
Üç film öğrencisi, yerel Blair Witch efsanesi hakkında bir belgesel çekmek için bir Maryland ormanına seyahat ettikten sonra kaybolur ve sadece çekimlerini geride bırakır.
- Pi (1998) – Darren Aronofsky
Maximillian Cohen evrenin ve varoluşun sırrını matematik ile arayan bir yeni yetme bir dahidir. Evrenin sırrı için bulacağı çözüm büyük soruları cevaplandırabileceği gibi hayatı ve belki ekonomiyi manipüle edebilmek için de bir araç haline gelecektir.
Darren Aronofsky’nin ilk film ile sinemaya yapılabilecek en iyi girişlerden birini sergilediği, matematik, sistem ve hayat üzerine çok fazla şey içeren atmosfer filmi.
- Happiness (1998) – Todd Solondz
Allen ile etrafında toplanan arkadaş ve akraba çevresinin mutlu olma amacı içerisinde rahatsız ediciliğin sınırlarında giderek çıkmaza sürüklenen çırpınışları.
- Gummo (1997) – Harmony Korine
Xenia, Ohio’dan geçen kasırga tüm kasaba halkının dibe vurmasına sebep olmuştur. Sürüyle kedi öldüren, kızlarla birlikte olmak için sıraya giren, birbirlerini hırpalayan, uçucu maddeler ile kendilerinden geçen çocukları gösteren Gummo, rahatsızlığı normale dönüştürüyor.
- Clerks (1994) – Kevin Smith
Dante ve Randal iki kasiyerdir. Dante ufak bir marketi, Randal ise hemen yanında olan video kaset dükkanını idare etmeye çalışmaktadır. Dante; işi, kız arkadaşı ve diğer problemleri ile ilgili çözümlere filme konu olacak tek günlük zaman diliminde ulaşacaktır.
Çalışma hayatına yaklaşımımıza referans olması gereken Kevin Smith kültü, sistemle küçük hesaplaşmaların en basit ve etkileyici yol göstericisi.
- Natural Born Killers (1994) – Oliver Stone
Mickey ve Mallory yolculuklarına ve hayatlarına doğumlarından itibaren kendileri ile birlikte olan öldürme iç güdüsünün dışavurumu ile devam ederler. Arkalarında bir yığın ölü ve medyaya bolca malzeme bırakarak yol alırlar.
- Pulp Fiction (1994) – Quentin Tarantino
Şeytanla yapılan anlaşma, hayatlarına hareket katmaya çalışan aşık bir çift, öldürmesi gereken adamların peşinden savrulan tetikçiler.
- Do the Right Thing (1989) – Spike Lee
Brooklyn’in Bedford-Stuyvesant, siyahilerin çoğunlukta olduğu mahallede yılın en sıcak gününde, nefret ve bağnazlığın alevlenip şiddete dönüşmesi öncesinde herşey oldukça olağandır. – Datça Sinema
- The Thin Blue Line (1988) – Errol Morris
Rutin ehliyet kontrolü sebebiyle çevirmeye takılan Randall Adams ve David Harris bir polis memurunun öldürülmesine sebep olacaklardır. Belgesel iki şüphelinin ve olay ile ilişkili diğer kişilerin röportajları ile konuyu irdelemektedir. – Datça Sinema
- Bad Taste (1987) – Peter Jackson
Derek arkadaşları ile birlikte küçük bir kasabada yaşayan insanların ortadan kaybolmalarının sebebini araştırmaktadır. Kısa zaman içerisinde kasabanın insan formuna yakın uzaylılar tarafından istila edidiğini ve insanların ise sadece uzaylıların yemeklerine dönüştüğünü fark ederler.
Bu filmin büyüklüğünü anlatmak için Lord Of The Rings’ten bahsetmeye gerek yok. Bad Taste; Peter Jackson’ın azmedip becerdiği, yazdığı, oynadığı, yönettiği, finanse ettiği şaheserdir. Yapımı 4 yıl süren film sadece hafta sonları çekilmiş, filmde Peter Jackson ve yakın arkadaşları rol almıştır. – Datça Sinema
- Henry: Portrait of a Serial Killer (1986) – John McNaughton
Hapisaneden çıkan Henry, birkaç yıl önce tanıştığı arkadaşı Otis ile birlikte, Chicago’da yaşamaktadır. Başlarda Henry’nin cinayet dürtüsünden haberdar olmayan Otis, gerçekle defalarca yüzleşmek zorunda kalacaktır. – Datça Sinema
- This Is Spinal Tap (1984) – Rob Reiner
Grup isminin bulunmasından, sonu gelmeyen mübalağlara, grup elemanlarının ölüm hikayelerinden, ekipman saplantılarına, yaşanan menajer krizlerinden tüm headbanger ahmaklıklarına kadar hepsi için This is Spinal Tap.
Rock, metal, punk ve benzer alt türlerde yer alan grupların geçmişlerine biraz hakim olanların kesinlikle sayısız gönderme bulabileceği bir mockumentary. – Datça Sinema
- Stranger Than Paradise (1984) – Jim Jarmusch
New York’lu Willie, Macaristan’dan gelen kuzeni Eva’yı isteksizce evinde ağırlamak zorunda kalır. Bu ikliye Willie’nin arkadaşı Eddie, yığınla para ve bir çok yanlış anlaşılma dahil olucak ve tüm karakterler iletişim bozukluğu içerisine girecektir. – Datça Sinema
- Eraserhead (1977) – David Lynch
Henry Spencer; endüstriyel çöplüğün, kız arkadaşının, dar ve izbe sayılabilecek evlerin arasında sıkışıp kalmıştır. Bunlara ilave olarak yaratık olarak nitelendirilebilecek çocuğu her şeyi daha da kötüleştirecektir.
David Lynch’in daha ilk filminden izleyicisine kendisi ile ilgili birçok öngörüde bulunabilme imkanı sağlayan Eraserhead diğer filmleri gibi bir çok belirsizlik ve soru işareti ile birlikte geliyor. – Datça Sinema
- The Texas Chain Saw Massacre (1974) – Tobe Hooper
Beş arkadaş büyükbabalarının mezarını ziyaret için çıktıkları yolda psikopat yamyam bir ailenin ev sahipliği yaptığı malikhaneye tek tek esir düşerler. Sonrası ise dehşet ortamından kaçmak için verilecek mücadeledir.
Exploitation, teen slasher alt türlerinin en yetenekli tetikleyicisi, korku türünü günümüze eviren film. Gore gibi görülmesine rağmen neredeyse çok az gore öğe barındırması ayrıca Leather Face karakterinin karmaşık yapısı filmin diğer öne çıkan noktaları. Sinema Datça
- Pink Flamingos (1972) – John Waters
Divine “yaşayan en pislik insan” ünvanına sahiptir. Bu ünvana ortak olmaya çalışan ve bunun için çocuklara uyuşturucu satıcılığından, tecavüzleri sonucunda doğan çocukların satılmasına kadar bir çok pis işe bulaşan Connie ve Raymond çifti Divine’ı daha da kötü olması için tetikleyecektir.
John Waters’ın galeyana getirecek şekilde biçimlendirilmiş, karakterleri, öyküsü ve çekim şekliyle izleyicinin baş belası olan filmi. Sinema Datça
- THX 1138 (1971) – George Lucas
Yirmi beşinci yüzyılda, insanların isimler yerine atamalara sahip oldukları bir zaman, bir erkek, THX 1138 ve bir kadın, LUH 3417, katı kontrol edilen toplumlarına karşı isyan ediyor.
- Sinema Datça